1.
GİRİŞ
İnsanı yeterince önemseyen bilim,
insanın değişim ve gelişimini de gerekli görerek, ürettiği kavramlarla ona yol
göstermeye çalışır. Eğitim biliminin gelişimi de içinde barındırdığı
kavramların anlaşılmasıyla gerçekleşebilir. Bu nedenle bu bölümde eğitim,
öğrenme, öğretme, öğretim, öğrenim kavramları açıklanmaya çalışılacaktır.
1.1.Eğitim
Eğitim insanoğlunun var olduğu
günden bu yana, içindeki öğrenme güdüsüne istinaden üzerinde en çok düşündüğü
konulardan biri olmuştur. Orak (2015), eğitimin içinde yaşadığımız dünya
olduğunu iddia ederken, Aşkın (2006) ise eğitimi ekonomik kalkınma ve kültürel
gelişmişliğin yani medeniyetin ana öğesi olarak değerlendirir. Hayatımızın
başlangıcından sonuna kadar devam eden bu olgu, takdir edilmelidir ki bilim
dünyasında da hayli tartışılmış ve eğitim bilimciler tarafından pek çok kez
tanımlanmıştır. En genel tanımıyla eğitim, bireyin davranışlarında kendi yaşantısı
yoluyla kasıtlı olarak istendik değişme oluşturma sürecidir (Ertürk, 1979;
Aktaran: Tural, 2015). Demirel ve Kaya (2017), eğitimi, geniş anlamda bireyin
toplum standartlarını, inançlarını ve yaşam yollarını kazanmasında etkili olan
sosyal süreç olarak tanımlar. Ayrıca önceden saptanmış ilkelere göre insanların
davranışlarında belli gelişmeler sağlamaya yarayan planlı etkinlikler dizgesi
olarak da aktarır (Oğuzkan, 1993; Aktaran: Demirel ve Kaya, 2017). Şimşek
(2014) ise toplumsal hedefler doğrultusunda ve kendi gizil güçlerine dayalı
olarak bireylerin davranış örüntülerini değiştirme yoluyla onların
gelişimlerine katkıda bulunma süreci olarak görür. Eğitime ilişkin tanımlara
bakıldığında üç temel özelliğinin vurgulandığı görülmektedir; (1) Eğitim bir
süreçtir, (2) Eğitim sonucunda bireyde davranış değişikliği oluşur, (3)
Davranış değişikliği bireyin yaşantıları sonucunda oluşur (Oral ve Yazar,
2017).
Teknolojideki hızlı gelişim,
medeniyetlerin ilerleyişi, ekonomik atılımlar, refah düzeylerinin iyileşmesi
gibi pek çok unsur insanın değişim süreci olan eğitimi pozitif yönde
etkileyerek pek çok konuda gelişmesine vesile olmuştur. Eğitim kavramı zamanla
bireye daha yakından bakmaya başlayarak, yöntem ve tekniklerinin de bu
doğrultuda gelişmesine yardımcı olmuştur. Eğitimde meydana gelen değişmelerden
en çok etkilenen kavramlardan biri de öğrenme kavramıdır (Mutlu ve Aydoğdu,
2003).
1.2.Öğrenme
Günümüz teknolojisiyle DNA’nın
yapısına inildiğinde parmak izi gibi kişiye özel, pek çok yapının bulunduğu
bilinmektedir. Makro boyutta kendi türüyle bu kadar benzeşim gösteren insanın,
mikro boyutta benzersizliğe dönüşümü hayranlık verici olmakla beraber,
kendisine dair bitip tükenmeyen bir merakla bilgi edinmesinin kapısını
aralamaktadır. Süregelen çalışmaların nihayetinde insan beyninin de, insan
adedi kadar çeşitlilik gösterdiği ve şahsa münhasır olduğu görülmektedir
(Canan, 2016). Bu da anlama, kavrayış, algı düzeyi, zekâ seviyesi vb. pek çok
bakımdan insan beynine dair oldukça renkli bir desen oluşturmakta, insan türünü
özel kılan yönleriyle çeşitliliğini ortaya sermektedir. Ancak insandan insana
böylesi bir farklılığın olmasına rağmen, benzer davranışlar sergilemesi de
oldukça ilgi çekicidir. Bu konuda hayli yoğun çalışmalar gerçekleştiren eğitim
bilimciler, öğrenme kavramının insanoğlu için ortak paydalardan biri olduğunu
ileri sürerek, her insanın öğrenebildiğini iddia etmişlerdir (Dunn ve Dunn,
1993).
Dünyaya, öğrenmeye kurgulanarak
gelen insanoğlunun nasıl öğrendiğine dair merakı, daha iyi öğrenebilmek için yöntem-
teknik geliştirme, modeller, teoriler üretme ihtiyacı doğurmuş, böylelikle de
“öğrenme” kavramı eğitim bilimleri içerisinde yerini almıştır. Hem insanoğlu
için teşkil ettiği önem, hem de eğitim bilimcilerin yaklaşımlarındaki
çeşitlilikten ötürü, öğrenmenin alanyazında pek çok tanımı bulunmaktadır.
Öğrenmeye istendik bakış açısıyla yaklaşan Legendre ve Legendre (1998) bu
kavramı, bireyin kendi iradesiyle ve isteyerek girdiği değişim süreci olarak
tanımlamaktadır. Legendre ve Legendre (1998) bu tanımı ile bireyde öğrenme
sonucu oluşacak memnuniyete, sevgiye, kasıtlı olarak tercih ettiği değişime
vurgu yaparak, öğrenmenin aslında duygusal bir eylem olduğuna değinir. Canan
(2016) ise duygusal olarak önemsediğimiz şeyleri öğrenebildiğimizi iddia ederek
Legendre ve Legendre’nin bu tanımını destekler. Bray ve McClaskey (2013)
öğrenmenin bireyin çevresini ayırt etmeye geçtiği dönemde başladığını düşünerek
dış dünyayı algılama faktörüne değinir. Şimşek’ de (2014) öğrenmeyi tanımlarken
çevreyi vurgulayarak, bireyin çevresiyle etkileşimi sonucu geçirdiği kalıcı
değişimler olduğunu düşünür. Schmeck (2013), öğrenme eyleminin bireyi işgal
eden, anlamaya yönelik içsel ve yorumlayıcı bir süreç olduğundan bahsederek,
öğrenme esnasında bireyin iç dünyasındaki yoğunluk ve hareketliliğe de atıfta
bulunur. Alanyazındaki pek çok tanım da Schmeck’in (2013), içsel serüven olarak
gördüğü öğrenme tanımını destekler nitelikte olup, bu serüvenin zamanla disipline
edilmesi gerektiğini ileri sürer (Hyun, Ediger ve Lee, 2017). Ertürk (1979) ise
öğrenmenin davranış değiştirme süreci olduğundan bahseder. Ertürk’e (1979) göre
öğrenme sonucu oluşan davranış değişikliği kalıcı, izli ve yaşantı ürünü
olmalıdır (Aktaran: Enginer, 1994). Alanyazındaki öğrenme tanımlarına genel
olarak bakıldığında, vurgulanan nitelikleri tek bir tanımda toplamak gerekirse;
öğrenmenin, bireyin severek ve isteyerek, çevresiyle oluşturduğu etkileşimin
kendi içerisinde meydana getirdiği meşguliyet ve yorumlayıcı süreç olduğunu
söyleyebiliriz. Bu sürecin sonunda kalıcı ve izli davranış değişikliği
görülmektedir.
İnsanoğlu için oldukça mühim olan
öğrenme eyleminin, bireyin ve çevrenin inisiyatifine bırakılamayacağı ve
disipline edilmesi gerektiği düşüncesi, öğretme ve öğretim kavramlarının
doğmasını ve gelişimini de beraberinde getirmiştir.
1.3.Öğretme
Öğrenme eyleminin davranış
değişikliği gibi insanı insan yapan çok önemli unsurlardan birine sebep olduğu
düşünülerek; bu eyleme yön vermek, disipline etmek ve istenilen şekilde
sonuçlanmasını sağlamak gerekçesiyle doğduğu kabul edilen öğretme kavramı
Ertürk (1979) tarafından öğrenmeyi sağlama ve klavuzlama işi olarak
tanımlanmıştır (Aktaran: Enginer, 1994). Bununla beraber öğretme, bireyin
davranışlarında yaşantılar yoluyla, kalıcı izli davranış değişikliği
gerçekleşmesini sağlama faaliyetleri olarak da değerlendirilebilir (Korkmaz,
2014). Alanyazında öğretme kavramında davranış değişikliği oluşturmaya
odaklanıldığı görülmektedir. Nitekim Özçelik de (2010) öğretmeyi, bireye
davranış değişikliği gerçekleştirmek için yaşantılar sağlama işi olarak
tanımlamıştır. Dolayısıyla bireye belirlenen hedefler doğrultusunda bir yaşantı
sağlamak veya davranış değişikliği gerçekleştirmek, yaşantıları ve değişimi
yönetmek etkili bir hazırlanma ve planlama sürecinin gerekliliğini ortaya koyar.
Öğrenmeyi sağlamak için gerçekleştirilecek faaliyetlerin programlanma ihtiyacı
böylelikle öğretim kavramının doğmasına sebep olmuştur.
1.4.Öğretim
Bireyin öğrenmesi öğrenme başlığı
altında detaylı olarak tanımlanırken, öğrenme eyleminin pek çok faktör ile etkileşim
içerisinde olduğuna değinilmişti. Öğrenme sürecinde aktif rol alan faktörlerin
etkili kullanımının, öğrenme sonucunda ulaşılmak istenen hedeflere yaklaşmayı
kolaylaştırdığı düşünülmektedir. Bununla beraber istenmeyen sonuçların oluşumu
da böylelikle engellenmiş olur. Bu nedenle öğrenme ve öğretme eylemleri
planlanmaya ihtiyaç duyar. Öğretim ise, tüm bu süreçlerin planlanması olarak
düşünülebilir. Erden (2009), öğretimi okullarda yapılan planlı, kontrollü ve
örgütlenmiş öğretme faaliyetleri olarak tanımlar. Daha açık bir ifadeyle, öğretme eyleminin programlanması olarak
değerlendirilen öğretim kavramı; davranışın bireye nasıl kazandırılacağı, nasıl
bir öğretme durumu ile bireyi ne yönde bir etkileşime sokacağı ve bu davranışın
birey tarafından öğrenilmiş olup olmadığının nasıl analiz edileceğinin
tasarımlanması olarak tanımlanabilir (Korkmaz, 2014). Öğretim belirli bir dalda uzmanlaşma veya meslek edindirme
hedefleriyle bağlantılı olarak hazırlanmış bir süreci de içerebilir, bu da
öğrenim kavramına işaret etmektedir.
1.5.Öğrenim
Öğrenim, herhangi bir meslek,
sanat veya iş için gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıkların elde edilmesi amacıyla
yapılan çalışma, tahsil olarak tanımlanabilir (Url). Kazandırılmak istenen
bilgi ve becerilerin önceden planlanarak, sistematik bir şekilde verilmesini
amaçlar. Resmi kurum, kurs veya okullar yolu ile öğrenme ortamı
oluşturulabilir.
Bireyin öğrenmesi, öğrenme eyleminin
klavuzlanması, bilgi, beceri ve alışkanlık kazanması amacıyla tahsil görmesi,
yani öğrenme, öğretme, öğretim ve öğrenim kavramları eğitimin kapsadığı,
birbirleriyle son dereceli ilişkili, eğitim bilimleri açısından mühim
kavramlardır. Eğitimin amacına ulaşabilmesi için bu kavramların işlevselliği ve
işleyiş bakımından kusursuzluğu önemlidir.
1.6.Eğitim- Öğretim- Öğrenme- Öğretme İlişkisi
Eğitim öğrenme süreçlerinin formal
ve informal tüm öğrenme çeşitlerini kapsadığı için, öğretme ve öğretim
süreçlerini de içerisine alır. Eğitim sürecinin merkezini ise öğrenme eylemi
oluşturmaktadır. Eğitim, öğretim, öğretme, öğrenme ilişkisi şekil 1’de
gösterildiği gibi düşünülebilir.
Şekil 1. Eğitim, öğretim, öğretme,
öğrenme ilişkisi.
Şekil 1’de de görüldüğü gibi eğitim
öğretime göre daha kapsamlı bir kavramdır. Eğitim yaşamın tümünü kapsayan bir
süreç iken, öğretim belirli bir dönemde yapılır. Eğitim her yerde olabilir.
Zaman ve mekân sınırı yoktur. Oysaki öğretim belirli ortamlarda (eğitim
kurumlarında) gerçekleşir. Öğretim eğitimin planlı ve programlı kısmını
oluşturur. Eğitim her türlü bilgi ve deneyimi kapsarken, öğretim önceden
belirlenmiş, hedeflere ulaşmak için düzenlenmiş etkinlikleri kapsar. Yani
öğretim eğitimin bir parçasıdır. Öğretim ise öğretme ve öğrenmeden oluşur.
Öğrenmenin gerçekleşmediği öğretmeler için öğretim ve eğitimden söz edilemez. (Yılmaz,
Koyunkaya, Güler ve Güzey, 2017).
KAYNAKLAR
Aşkın, Ö.
(2006). Öğrenme Stilleri ile İlgili Elektronik Ortamda Yayımlanan Çalışmaların
İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri
Enstitüsü, Ankara.
Bray, B. and
McClaskey, K. (2013). A step-by-step guide to personalize learning. Learning
& Leading With Technology,40 (7), 12-19.
Canan, S.
(2016). Sinan Canan’ın 17.03.2016 tarihli Eğitim Günlüğü adlı programından
alıntılanmıştır. https://www.youtube.com/watch?v=TeWAaDVS64c
26.12.2017.
Demirel, Ö.,
Kaya, Z., (2017). Eğitim ile ilgili temel
kavramlar. Eğitim Bilimine Giriş. Pegem Yayıncılık: Ankara.
Erden, M.
(2009). Eğitim Bilimlerine Giriş. Arkadaş yayınları, Ankara.
Enginer, E.
(1994). Öğrenmeyi öğretme disiplini geliştirme. Eğitim ve Bilim Dergisi, 94,
15-21.
Dunn, R. and
Dunn, K. (1993). Learning styles of the multiculturally diverse. Emergency Librarian, 20 (4), 24-33.
Hyun, J.,
Ediger, R. and Lee, D. (2017). Students’satisfaction on their learning process
in active learning and traditional classrooms. International Journal of
Teaching and Learning in Higher Education, 29 (1), 108-118.
Korkmaz, S.
(2014). 5. Sınıf Sosyal Bilgiler Programının Öğrenme-Öğretme Boyutunun
Değerlendirilmesi (Muş İli Örneği). Yüksek Lisans Tezi. Zirve Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü, Gaziantep.
LeGendre, P.
and LeGendre, L. (1998). Numerical Ecology. Amsterdam: Elsevier,
http://books.google.com/books?id=KBoHuoNRO5MC&printsec=frontcover&hl=tr
26.12.2017.
Mutlu, M.,
Aydoğdu, M. (2003). Fen bilgisi eğitiminde Kolb’un yaşantısal öğrenme
yaklaşımı. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 1(13), 15-29.
Orak, Z.
(2015). Türkiye'de Akademik Başarı Değişkeni Alanında Yapılan Öğrenme
Stilleriyle İlgili Çalışmaların İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi. Mustafa Kemal
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Hatay.
Oral, B.,
Yazar, T. (2017). Eğitimde Program Geliştirme ve Değerlendirme. Pegem, Ankara.
Özçelik, D.,
A., (2010). Eğitim Programları ve Öğretim. Pegem, Ankara.
Schmeck, R.R.
(2013). Learning strategies and learning styles. Educational Research for
Policy and Practice, 12 (1), 57-65.
Şimşek, A.
(2014). Öğretim Tasarımı. Ankara: Nobel Yayıncılık.
Tural, A.
(2015). Yapılandırmacı yaklaşımı benimseyen sosyal bilgiler dersi öğretim sürecine ilişkin öğrenci
görüşleri. TSA, 19(2), 29-40.
Yılmaz, H.,
Koyunkaya, M.Y., Güler, F., Güzey, S.
(2017). Fen, teknoloji, mühendislik, matematik (stem) eğitimi tutumu ölçeğinin
Türkçe’ye Uyarlanması. Kastamonu Üniversitesi Kastamonu Eğitim Dergisi, 25(5),
1787-1800.
Url (Öğrenimin tanımı) url http://www.nedirnedemek.com/tahsilli-nedir-tahsilli-ne-demek 26.12.2017.